(Sayın Adnan Oktar'ın 1 Mayıs 2011 A9 TV, Kanal Avrupa ve Çay TV'deki Canlı sohbetinden)
ADNAN OKTAR: Evet, ben yine Kuran’dan bir şeyler anlatayım. Şeytandan Allah’a sığınırım; “Ey Kitap Ehli, dininiz konusunda taşkınlık etmeyin.” Yani, böyle gereksiz, yanlış, hatalı fikirler, düşünceler, hurafeler çıkartmayın. “Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin.” Doğru söyleyin. “Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah'ın elçisi ve kelimesidir. Onu (‘OL’ kelimesini) Meryem'e yöneltmiştir ve O'ndan bir ruhtur.” “Allah’tan bir ruhtur” diyor. Onun için Ruhullah deniyor Hz. İsa (a.s)’a; Kelimetullah ve Ruhullah. “Öyleyse Allah'a ve elçisine inanınız; “üçtür” demeyiniz. (Bundan) kaçının, sizin için hayırlıdır. Allah, ancak bir tek İlah'tır. O, çocuk sahibi olmaktan Yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur. Vekil olarak Allah yeter. Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. “Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır.” “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” Hz. Mesih (a.s) ve yakınlaştırılmış melekler sürekli rüku ve secde ediyorlar. Hz. İsa (a.s) da onların yanında, o da aynı şekilde ibadet ediyor. Allah ona dikkat çekiyor. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa” diyor Allah.
“Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de.” Bu ayet de Hz. İsa Mesih (a.s)’ın ölmediğinin, Allah Katı’nda olduğunun bir başka delilidir. Hiçbir Peygamber için söylememiş Allah bunu. Sadece Hz. İsa Mesih (a.s) için söylüyor. Mesela ne Hz. İbrahim (a.s) için, ne Hz. İshak (a.s), ne Hz. Yakup (a.s) için, hiçbir Peygamber için Allah bunu söylemiyor, sadece Mesih (a.s) için söylüyor. Bak, “Mesih ve yakınlaştırılmış yüksek derece sahibi melekler,” yani Cebrail (a.s), Mikail (a.s), İsrafil (a.s) gibi melekler, “Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Çünkü Hz. İsa (a.s) ile birlikteler şu an ve Allah’a kul olmaktan kaçınmıyorlar. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” halbuki Hz. İsa (a.s) vefat etmiş olsa ibadetle mükellef değil ama vefat etmediği için ibadetine devam ediyor. Allah Katında da ibadetine devam ediyor, inşaAllah. Melekler nasıl ibadet ediyorsa, o da ibadet ediyor şu an.
Sayın Adnan Oktar'ın 1 Mayıs 2011 tarihli röportajından Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım; “Ey Kitap Ehli, dininiz konusunda taşkınlık etmeyin.” Yani, böyle gereksiz, yanlış, hatalı fikirler, düşünceler, hurafeler çıkartmayın. “Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin.” Doğru söyleyin. “Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah'ın elçisi ve kelimesidir. Onu (‘OL’ kelimesini) Meryem'e yöneltmiştir ve O'ndan bir ruhtur.” “Allah’tan bir ruhtur” diyor. Onun için Ruhullah deniyor Hz. İsa (a.s)’a; Kelimetullah ve Ruhullah. “Öyleyse Allah'a ve elçisine inanınız; “üçtür” demeyiniz. (Bundan) kaçının, sizin için hayırlıdır. Allah, ancak bir tek İlah'tır. O, çocuk sahibi olmaktan Yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur. Vekil olarak Allah yeter. Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. “Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır.”
“Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” Hz. Mesih (a.s) ve yakınlaştırılmış melekler sürekli rüku ve secde ediyorlar. Hz. İsa (a.s) da onların yanında, o da aynı şekilde ibadet ediyor. Allah ona dikkat çekiyor. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa” diyor Allah. “Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de.” Bu ayet de Hz. İsa Mesih (a.s)’ın ölmediğinin, Allah Katı’nda olduğunun bir başka delilidir. Hiçbir Peygamber için söylememiş Allah bunu. Sadece Hz. İsa Mesih (a.s) için söylüyor. Mesela ne Hz. İbrahim (a.s) için, ne Hz. İshak (a.s), ne Hz. Yakup (a.s) için, hiçbir Peygamber için Allah bunu söylemiyor, sadece Mesih (a.s) için söylüyor. Bak, “Mesih ve yakınlaştırılmış yüksek derece sahibi melekler,” yani Cebrail (a.s), Mikail (a.s), İsrafil (a.s) gibi melekler, “Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Çünkü Hz. İsa (a.s) ile birlikteler şu an ve Allah’a kul olmaktan kaçınmıyorlar. “Kim O’na ibadet etmekten kaçınırsa,” halbuki Hz. İsa (a.s) vefat etmiş olsa ibadetle mükellef değil ama vefat etmediği için ibadetine devam ediyor. Allah Katı’nda da ibadetine devam ediyor, inşaAllah. Melekler nasıl ibadet ediyorsa, o da ibadet ediyor şu an.
Sayın Adnan Oktar'ın 8 Haziran 2011 tarihli röportajından Nisa Suresi ile ilgili açıklamalar.
ADNAN OKTAR: Bismillah. 171, 172, 173, şeytandan Allah’a sığınıyorum.
ALTUĞ BERKER: İnşaAllah Hocam. Nisa Suresi, şeytandan Allah’a sığınırım. “Ey Kitap Ehli, dininiz konusunda taşkınlık etmeyin, Allah'a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin. Meryem oğlu Mesih İsa, ancak Allah'ın elçisi ve kelimesidir. Onu (‘OL’ kelimesini) Meryem'e yöneltmiştir ve O'ndan bir ruhtur. Öyleyse Allah'a ve elçisine inanınız; ‘üçtür’ demeyiniz. (Bundan) kaçının, sizin için hayırlıdır. Allah, ancak bir tek İlah'tır. O, çocuk sahibi olmaktan Yücedir. Göklerde ve yerde her ne varsa O'nundur. Vekil olarak Allah yeter. Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle çekimser kalmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır. Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara Kendi fazlından ekleyecektir de. Çekimser davrananlar ve büyüklenenler, onları acıklı bir azaplaazaplandıracaktır ve kendileri için Allah'tan başka bir (vekil) koruyucu dost ve yardımcı bulamayacaklardır.”
ADNAN OKTAR: Bu ayette dikkatini çeken ne?
ALTUĞ BERKER: Estağfirullah Hocam. Daha evvel açıklamıştınız, “Mesih ve yakınlaştırılmış (yüksek derece sahibi) melekler, Allah'a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar. Kim O'na ibadet etmeye 'karşı çekimser' davranırsa ve büyüklenme gösterirse (bilmeli ki,) onların tümünü huzurunda toplayacaktır.” “Şu an da Hz. İsa (a.s)’ın, meleklerle birlikte ibadet ettiği yani gökte yaşadığını” söylemiştiniz Hocam, inşaAllah.
ADNAN OKTAR: Ölen bir insan ibadet eder mi?
ALTUĞ BERKER: Etmez Hocam, evet.
ADNAN OKTAR: Değil mi? Ölmeyen için ibadet geçerlidir. Melekler de sağlar, Hz. İsa (a.s) da sağ, inşaAllah.
Sayın Adnan Oktar'ın 18 Ekim 2012 tarihli röportajından Hz. İsa Mesih (as) ile ilgili ayet açıklamaları.
ADNAN OKTAR: Hz. İsa (a.s) ile ilgili ayetler, diğer peygamberlerde olan açıklamalardaki gibi değil. Diğer peygamberlerde hep onların suçlandığını, baskı gördüklerini, tevhid dinine çağırdıklarını, ihlaslı ve samimi olduklarını, temiz olduklarını, tebliğ yaptıklarını ama zorluklarla da karşılaştıklarını uzun uzun anlatıyor Cenab-ı Allah.
Hz. İsa Mesih (a.s)’da, bambaşka bir anlatım var. Yani hiç bağdaştıracağımız gibi değil. Mesela diyor ki buradaki ayette, şeytandan Allah’a sığınırım, Nisa Suresi 172- “Mesih ve yakınlaştırılmış melekler” hiçbir peygamber için söylenmiş bir açıklama değil bu ayette, Kuran’da yoktur bu. Bakın “Mesih ve yaklaştırılmış melekler”, ikisini birlikte, “Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Yani mesela Allah derdi ki; Peygamberler, salih müminler. Ama bakın sadece diyor ki Mesih, sadece Mesih, “Mesih ve yakınlaştırılmış melekler, Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Yani burada Hıristiyanlığa bir cevap var. Tek Allah inancına onları çağıran bir anlatım var ama meleklerin yanında olan Mesih, ondan bahsediliyor. Şimdi insanların yanında olsa, derdi Cenab-ı Allah, yani buradaki görünüm Mesih’in meleklerin yanındaki görünümüyle ilgili anlatım, olduğu yeri söylüyor; “Mesih ve yakınlaştırılmış melekler, Allah’a kul olmaktan kesinlikle kaçınmazlar.” Ne yapıyorlar melekler? Allah’a secde ediyorlar, rüku ediyorlar, kıyam ediyorlar. Hz. İsa Mesih (a.s) ne yapıyor? Onlarla beraber, o da Allah’a rüku edip, secde ediyor. Hepsi birlikte diyor, Mesih’le melekler, tamamı bana ibadetten kaçınmazlar. Bu melekler aleminde olduğunu gösteriyor Hz. İsa Mesih (a.s)’ın şu an.
“Kim ona ibadet etmekten kaçınırsa ve büyüklenirse, onların tümünü huzurda toplayacaktır.” Huzuruna toplayacaktır Cenab-ı Allah. Yani yapamaz hiç kimse zaten, aklı başında bir insan yapamaz. Hz. İsa Mesih için, bulunduğu yer ve etraftaki arkadaşlarının kimler olduğunu belirten bir ayet. “Ey Kitap ehli, dinimiz konusunda taşkınlık etmeyin. Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin.” Şeytandan Allah’a sığınırım. Bakın dinimiz konusunda taşkınlık etmeyin. Allah’a karşı gerçek olandan başkasını söylemeyin. Ama Allah’a karşı gerçek olanı söylerse, Allah kabul ediyor. Yani o zaman tamam diyor Allah, oradaki eksikliği söylüyor Cenab-ı Allah. “Meryem oğlu Mesih (İsa) ancak Allah’ın elçisi ve kelimesidir. Onu, Ol kelimesini Meryem’e yöneltmiştir” Cenab-ı Allah “ve ondan bir ruhtur.” Allah’tan bir ruhtur ve Allah’ın kelimesidir. “Öyleyse Allah’a ve elçisine inanınız. Üçtür demeyin” diyor Allah. Allah var, bir de elçisi var. Bundan kaçının diyor Hıristiyanlara Cenab-ı Allah. Sizin için hayırlıdır, yani bunu yaparsanız hayırlı olanı yapmış olursunuz diyor Cenab-ı Allah. Allah inancına onları davet etmemizi istiyor, Hıristiyanlarla. Hani niye bağlantı kuruyorsun, niye konuşuyorsunuz diyorlar ya, inşaAllah.
“Allah ancak bir tek İlahtır”, tek bir İlahtır, “O, çocuk sahibi olmadan yücedir.” Çocuk sahibi değildir diyor Cenab-ı Allah. “Göklerde ve yerde her ne varsa onundur, vekil olarak Allah yeter.” Yani Allah’ın Hıristiyanlardan istediği; tek Allah’a inanın diyor. Hıristiyanlara göre de namazlarını kılmaları gerekiyor. Namazlarınızı kılın diyor Allah, zekatınızı verin. Yani burada benim Kurandan anladığım Hz. Muhammed (s.a.v.)’i peygamber kabul etseler, gerçek bir Hıristiyan olmuş olacaklar. Yani Kuran’ın o hak olan hükümleriyle, yanlış olan inançlarını değiştirseler, konu bitecek, inançları tam oturmuş olacak inşaAllah.
Nisa Suresi 164. ayette Cenab-ı Allah; “Ve gerçekten sana daha önceden hikayelerini anlattığımız elçilere” hikayelerini anlattığımız elçiler var, tebliğciler var diyor Allah, elçileri biliyoruz, Kuran’da, “ve anlatmadığımız elçilere” bir de anlatmadıklarım var diyor. Tebliğciler, Allah’ın dinini yayanlar, elçiler, “onlara da vahyettik” diyor Allah. “Allah, Musa ile de konuştu. Elçiler, müjdeciler, uyarıcılar gönderildi.” Bakın elçiler ne için gönderildi? “Müjdeciler ve uyarıcılar olarak gönderildi.” İncil de zaten müjde anlamına geliyor biliyorsunuz, Kuran da bir müjdedir. Çünkü Kuran’da Allah müjdeler anlatıyor. “Öyle ki elçilerin sonra insanların Allah’a karşı savunacak delilleri olmasın. Allah üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.” “Öyle ki, elçilerden sonra insanların Allah’a karşı savunacak delilleri olmasın.” Ahirette sorgulandığında, Kuran’dan sorgulanıyor Müslümanlar, Kuran’dan ne anladıysa, samimi olarak kanaati neyse, ona göre cevap vermesi gerekiyor. Fıkıh kitaplarından sorulmayacak Müslümanlar. Bakın Cenab-ı Allah diyor ki, hiçbir Peygamber için bu ifade yok. Hz. İsa farklı dedim ya.
Nisa Suresi 157, şeytandan Allah’a sığınırım; “Ve biz, Allah’ın resulü Meryem oğlu Mesih İsa’yı gerçekten öldürdük demeleri nedeniyle, onlara böyle bir ceza verdik. Oysa onu öldürmediler” diyor Allah. Halbuki peygamberler de söylüyor Allah, öldürdüler diyor. Değil mi? Yahya’yı öldürdüler, birçok peygamberleri öldürüyordunuz diyor, hatta Yahudileri Allah bu konuda kınıyor, peygamberleri öldürüyordunuz diyor, öldürdünüz diyor. Ama bir tek Hz. İsa Mesih (a.s) için, “oysa onu öldürmediler” diyor. Bakın, her peygamberi öldürdü derken Allah, Hz. İsa Mesih (a.s) için Allah, “oysa onu öldürmediler” diyor. “Ve onu asmadılar.” Yani çarmıha germediler. “Ama onlara bir benzeri gösterildi.” Bu bir mucize, Hz. İsa Mesih (a.s)’a benzeyen bir kişiyi, Hz. İsa Mesih (a.s) diye astılar. “Gerçekten onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, kesin bir şüphe içindedirler.” Şu anda da şüphelerinden dolayı sürekli tartışıyorlar. “Onların zannına uymaktan başka, buna ilişkin hiçbir bilgileri yoktur.” Böyle bir şey yok diyor Cenab-ı Allah. Zanna uyuyorlar diyor. Bir daha vurguluyor Allah, “onu kesin olarak öldürmediler.” Hiçbir peygamber için iki kere Allah ayette onu öldürmediler demiyor. Bir tek Hz. İsa Mesih (a.s) için deniyor, onu öldürmediler. Bazı kardeşlerimiz ne diyor? ‘Tamam Allah öldürmedi, ama öldürdü’ diyorlar. Öldürmediler dediğine göre, yani oradaki olay, yani öldürmediler ama bir şekilde öldü diyorsunuz. Asmadılar, öldürmediler diyor Cenab-ı Allah.
Bakın bunların anlatımını kilitlemek için Allah diyor ki; “Hayır Allah onu kendine yükseltti, ref etti, kendi katına aldı.” Derdi Allah yani öldü, işte diğer peygamberler için hüküm neyse onu söylerdi. Ama bak ne diyor? “Allah onu kendi katına yükseltti, kendine yükseltti. Allah üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. Andolsun kitap ehlinden” bakın şimdi hiçbir peygamber için yok bu, bizim peygamberimiz (s.a.v.)’de dahil, sadece Hz. İsa Mesih (a.s)’a ait; “Andolsun kitap ehlinden”, yani Hıristiyan ve Musevilerden, “ölmeden önce”, yani adam sağ yaşıyor, daha ölmemiş, “ölmeden önce ona inanmayacak”, Hz. İsa Mesih’e inanmayacak “hiç kimse yoktur. Kıyamet günü o da onların onlarla ilgili şahit olacaktır” onlara şahit olacaktır. Şimdi kitap ehlinden bir adam var, birisi var, adam daha ölmemiş. Bu ayetin hükmünün olması için, Hıristiyan aleminin, bütün Musevi aleminin belirli bir dönemde, tamamının dünyada hepsinin iman etmesi lazım Hz. İsa Mesih (a.s)’a hepsinin. Bu ayet o zaman tahakkuk etmiş oluyor. Bir kısım arkadaşlar da diyor ki; ‘Hıristiyanlar, ölmeden birkaç saniye önce can çekişirken ona iman edecekler’ diyor. Ne faydası var? O iman mı? Onu Allah iman olarak kabul ediyor mu?
Ayette açıklıyor Allah; Can boğaza dayanma anında, yani son andaki imanın geçerli olmadığını söylüyor Allah. Sen burada ne diyorsun? Mucize meydana geliyor diyorsun, Hz. İsa Mesih (a.s)’a adam imansızken, bir Hıristiyan, imansız bir Hıristiyan son anda ölürken iman ediyor diyorsun. O zaman senin dediğine göre cennete gitmesi gerekir. Hıristiyanların birçoğu cehenneme gidecek. Musevilerin de birçoğu cehenneme gidecek. Müslümanlardan da birçoğu cehenneme gidecek. Bir de son andaki iman geçerli mi? Değil. Ayetin hükmü açık, ayette alenen söylüyor Cenab-ı Allah; son anda can boğaza dayanmışken iman etmek, hükmü yoktur diyor Allah. Sen de diyorsun ki, ‘can boğaza dayandığı anda iman edecek adamlar ve bu da geçerli olacak’ diyorsun. O zaman bütün Hıristiyanlar cennete gider senin dediğine göre. Bakın ayeti kabul etmemek için ne yollara giriyorlar? Şu başörtüsü ayetinde çektikleri sıkıntıyı görüyorsunuz, burada da yine böyle sıkıntı çekiyorlar. Hz. İsa Mesih (a.s)’in inişini engellemek için, kendi kafalarına göre, akıl almaz yorumlar yapıyorlar. Halbuki hüküm çok açık; “kitap ehlinden diyor, ölmeden önce ona inanmayacak hiç kimse yoktur.” Dünyanın belirli bir döneminde kitap ehlinin tamamı iman ettiğinde, bu ayetin anlamı tam tahakkuk etmiş oluyor. İşte o da, Hz. Mehdi (a.s) döneminde.