Araf Suresi, 166. Ayetinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 28 Kasım 2010 tarihli röportajından Araf Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Araf Suresi, 166. “Onlar, sakındırıldıkları ‘şeyi yapmada ısrar edip baş kaldırınca’” günaha girmeyin, deccaliyete girmeyin, anormallik yapmayın diyorsun, sakındırıldıkları şeyi yapmada ısrar ediyor, birde başkaldırıyorlar, terse dönüyorlar. O zaman, “onlara aşağılık maymunlar olunuz dedik.” Maymunlar değil, “aşağılık maymunlar olunuz dedik” diyor, inşaAllah. Allah’ın bu bir aşağılamasıdır. Adam tabii aşağılık olduğunu söylemiyor ama maymun olduğunu söylüyor şu an. Milyonlarca insan, milyarlarca insana sorulduğunda, sen nesin, diyorsun, maymunum, diyor, maymun olduk, diyor, değil mi?

OKTAR BABUNA: Hatta kızıyor aksini söyleyince.

ADNAN OKTAR: Allah dediği için oluyorlar işte. Allah, maymun olacaksınız, diyor, milyonlarca insan da maymun olduklarını iddia ediyorlar. Allah dediği için diyorlar bak bu çok önemli, Kuran’ın bu hükmüne uymuş oluyorlar. Küfrü de, kafiri de yaratan Allah’tır, Darwinist’i de yaratan Allah’tır, onların kendisinin maymun olduğunu iddia etmelerini yaratan da yine Allah’tır. Bugün dünyadaki Darwinistler dünyada çok büyük bir çoğunluk, yüzde doksan beşi Darwinistler’in kontrolünde dünyanın. Allah onlara maymun olmalarını ilka ediyor, siz maymunsunuz, diyor Allah. Maymun olduğunuzu kabul edin, edeceksiniz diyor. Onlar da maymun olduklarını kabul ediyorlar. Ama bu onları kurtarmaz, çünkü bilerek ve isteyerek yapıyorlar bunu, fakat Allah’ın kontrolünün dışında yapmıyorlar. Diyorlar ya; biz Allah’a dine (haşa) karşıyız, biz kendi kendimize; sen kendi kendine yapmadın, kaderinde olduğu için beyninde Allah sana öyle gösterdi, öyle konuşturdu. Senin maymun olduğunu sana söyleten Allah’tır, maymundan geldiğini söyleten de Allah’tır. O yarattığı için öyle söylüyorsun. İsterse başka şey söyletirdi sana, inşaAllah.

 


Araf Suresi, 166, 179 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 4 Mart 2010 tarihli röportajından Araf Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: MaşaAllah. Şimdi bana internette mesajlar geliyor; Hocam diyorlar, biz sizi seviyoruz, saygı duyuyoruz, Allah razı olsun ama sert bir üslup da kullanıyorsunuz diyorlar. Hani “adamlar odun” gibi, “hayvan” gibi falan... “Yani bunlara gerek var mı?” diyorlar. Gerek var, gerek var. Kuran’da Allah kullandığına göre biz de kullanırız tabii ki. Kullanmamız gerekir yani inşaAllah. Mesela diyor ki Allah; “Kalpleri vardır” şeytandan Allah’a sığınırım; “bununla kavrayıp-anlamazlar, gözleri vardır bununla görmezler, kulakları vardır bununla işitmezler. Bunlar hayvanlar gibidir, hatta daha aşağılıktırlar.” Benim köpeğe benzetmem yine iltifat olmuş oluyor yani. Değil mi? Köpekten de aşağı oluyorlar yani. Bunda şaşılacak bir şey yok.

“Onlar, kendisinden sakındırıldıkları 'şeyi yapmada ısrar edip başkaldırınca' onlara: “Aşağılık maymunlar olunuz” dedik.” diyor. Bak maymun değil, “aşağılık maymun”. Değil mi? Köpek bile hafif bir ifade olmuş oluyor yani. İnşaAllah. Ama tabii asıl nezaket tam Kuran’a göre uygun olmakta yani. Allah affetsin. Orada yanlış anlaşılma olabilir yani. Hani ben daha nezaketli söylüyormuşum gibi de. O anlamda değil. Kuran’ın üslubu asıldır. Yani tam gereğini yapmış oluyorsun. Nezaket demeyelim o zaman orada o çünkü konu karışmış oluyor. Allah affetsin. Tam gerektiği gibi konuşmuş oluyoruz. Mesela Allah onları kof kütüğe benzetiyor, ben odun gibi herif diyorum. Allah oduna, boş kof kütüğe benzetiyor Cenab-ı Allah zaten Kuran’da değil mi?

 


Araf Suresi 159, 163-166 Ayetlerinin Tefsiri

 

(Sayın Adnan Oktar'ın “Karanlık Tehlike: Bağnazlık” kitabında Araf Suresi 159, 163-166 ayetleri ile ilgili açıklamaları)

 

Bir de onlara deniz kıyısındaki şehri(n uğradığı sonucu) sor. Hani onlar cumartesi (yasağını çiğneyerek) haddi aşmışlardı. 'Cumartesi günü iş yapma yasağına uyduklarında', balıkları onlara açıktan akın akın geliyor, 'cumartesi günü iş yapma yasağına uymadıklarında' ise, gelmiyorlardı. İşte Biz, fıska sapmaları dolayısıyla onları böyle imtihan ediyorduk. (Araf Suresi, 163)

Onlardan bir topluluk: “Allah'ın kendilerini helak etmek veya şiddetli bir azaba uğratmak istediği bir kavme ne diye öğüt veriyorsunuz?” dediğinde “Rabbinize karşı bir özür için ve bir ihtimal sakınabilirler, diye” dediler. (Araf Suresi, 164)

Kendilerine hatırlatılanı unuttuklarında ise, Biz de kötülükten sakındıranları kurtardık. Zulmedenleri yaptıkları fısk dolayısıyla pek zorlu bir azap ile yakaladık. (Araf Suresi, 165)

Onlar, kendisinden sakındırıldıkları 'şeyi yapmada ısrar edip başkaldırınca' onlara: “Aşağılık maymunlar olunuz” dedik. (Araf Suresi, 166)

Araf Suresi 166. ayetin öncesindeki ayetlere baktığımızda doğrudan İsrailoğulları'na yönelik bir hitap olduğunu görürüz. İsrailoğulları'nın yani Musevilerin içinden çıkan bir topluluk Cumartesi yasağına uymamakta, kendilerine din adına yapılan hatırlatmaları unutup önemsememekte ve kendilerinden sakındırıldıkları şeyi yapmada ısrar edip başkaldırmaktadırlar. Dolayısıyla bu kişiler doğrudan “kendi dinlerine” yönelik bir inkar içindedirler. Musevi topluluğunun içinden çıkmış ve söz dinlemeyen bir toplulukturlar.

Bu ayetlere bakıldığında bir yanda samimi Musevilerin ve bir yanda da bu Musevilerin arasında bulunup söz dinlemeyen inkarcı bir topluluğun olduğu dikkat çekmektedir. Örneğin 164. ayette söz dinlemeyen bu topluluğu ısrarla uyarmakta ve doğruya çağırmakta olan Museviler vardır. Amaçları ise onları doğru yola iletmek, “bir ihtimal sakınmalarını” sağlamaktır. 165. ayette ise kötülükten sakındıran bu samimi topluluğun kurtuluşa erdiği belirtilmektedir. Aşağılananlar, söz dinlemeyen ve samimi Musevilere zorluk çıkaran inkarcılar olmuştur.

Bu ayetlerin öncesinde Allah, dosdoğru Musevileri şöyle övmüştür:

Musa'nın kavminden hakka ileten ve onunla adalet yapan bir topluluk vardır. (Araf Suresi, 159)

Musa'nın kavminden, yani Musevilerden hakka ileten ve adalet yapan bir topluluğu bu güzel davranışı nedeniyle Allah övmektedir. Allah'ın bu ayeti indirmesinde çok büyük hikmetler vardır.

Samimi Musevilere bir Müslümanın bakış açısının nasıl olması gerektiğini bu ve diğer ayetler mükemmel şekilde anlatmaktadır.