Araf Suresi, 188-195 Ayetlerinin Tefsiri

(Bazı insanlar haşa Allah'tan ayrı olarak, dünyayı küresel güçlerin yönettiğini düşünüyor)

 

(SAYIN ADNAN OKTAR'IN KAÇKAR TV'DEKİ CANLI RÖPORTAJI (17 ARALIK 2010))

ADNAN OKTAR: Araf Suresi, 188. Şeytandan Allah’a sığınırım “De ki: “Allah'ın dilemesi dışında kendim için yarardan ve zarardan (hiçbir şeye) malik değilim.” Demek ki, küresel dediğin artık elmaya armuta küresel gözle bakabilirsin, dünyadaki gelişmelere; hepsine Allah malik. İnsan dediğin Allah’ın yarattığı bir tecelli, gölge varlıktır. Onlardan oluşuyor küresel güç dediğin. “Eğer gaybı bilebilseydim muhakkak hayırdan yaptıklarımı arttırırdım.” Ama Cenab-ı Allah, zaman zaman Peygamberimiz (s.a.v.)’e gaybı bildiriyor. Gaybın tamamını anlamında, gaybın tamamını bilmem, Allah’ın bildirmesiyle bilirim anlamındadır. Tabi, kendi hayatı ile ilgili, bütününe ait, yoksa Peygamber Efendimiz (s.a.v) ile ilgili de Cenab-ı Allah bildiriyor. Ama bölüm bölüm, kısa kısa, az yerler bildiriyor. Mesela Hz. Ali (r.a.)’ın şehit olacağını bildiriyor Peygamber (s.a.v.)’in hayatını ilgilendiren bir şeydir, ama kısa; yani bütün hayatı bildirilmiyor. “Ve bana bir kötülük de dokunmazdı.” Çünkü hepsini bilirdim diyor, hayatının bütününe ait olacağı için. “Ben, iman eden bir topluluk için”, ama hangi topluluk için? “İman eden topluluk için. “bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Bakın bu ayette; “Ben iman eden bir topluluk için bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Ebcedi; 2026 veriyor. MaşaAllah, ne zaman nerde dünya hakimiyeti ile ilgili bir ayet varsa, mutlaka Mehdiyet’in tarihini, ebcedinin tarihini veriyor. Yani bu yüz ellinin üzerinde bu yüz ellinin, bu mucize değil mi bu? MaşaAllah.

Şeytandan Allah’a sığınırım.
“O, sizi tek bir nefisten yarattı ve kendisiyle durulup-yatışması için ondan eşini var etti. Onu (eşini) örtüp-bürüyünce, o da bir yük yüklendi.” Yani ilişkiye girince bir yük yüklendi hamile kaldı. “ve bununla (bir süre) gezindi.” yani 9 ay 10 gün. “Nitekim ağırlaşınca” yani hamileliğini vaz etme vakti geldiğinde, doğum sancısı yaklaşınca, “ikisi Rableri olan Allah'a dua ettiler: “Eğer bize salih (bir çocuk) verirsen, andolsun şükredenlerden olacağız. Ama O, onlara (Adem'in çocukları erkek ve kadınlara) salih (bir çocuk) verince, kendilerine verdiği şey konusunda O’na ortaklar kılmaya başladılar. Allah, onların şirk koştuklarından Yücedir.” Yani önce Allah’tan bekliyorlar, fakat sonra dünyevi güçlere güvenmeye başlıyorlar. Dünyevi etkinin altına giriyorlar. “Kendileri yaratılıp dururken” bak, “kendileri yaratılıp dururken, hiçbir şey yaratmayan şeyleri mi ortak koşuyorlar?” Mesela; küresel güçleri. “Oysa bu şirk koştukları güçler ve nesneler ne onlara bir yardıma güç yetirebilirler, ne kendi nefislerine yardım etmeye.” “Hepsini Ben yapıyorum” diyor Allah, “Ben yaratıyorum.” “Onları hidayete çağırsanız size uymazlar.” Hidayete yani Mehdiyet’e çağırsanız size uymazlar. “Onları çağırsanız da, suskun dursanız da size karşı tutumları birdir.” Etkilenmezler artık durağan hale gelmişler artık iptal olmuş, hiçbir yere gidecek gücü yok. Artık adamın kafasında, ruhunda bir ideal, bir inanç, bir düşünce kalmamış, nötr hale gelmiş.

“Allah’tan başka taptıklarınız sizin gibi kullardır. Eğer doğru iseniz hemen onları çağırın da size icabet etsinler.” Bak demek ki, insanlara tapıyor bir kısım insanlar. Yani mesela Amerikalılara tapıyor, Avrupalılara tapıyor, onları bir güç olarak görüyor. Onları küresel güç olarak görüyor, onları Allah gibi görüyor haşa. Onların dünyayı yönettiğine inanıyor, Allah’ın yönettiğine inanmıyor. Dolayısıyla o ilah gördüğü varlıklara göre kendini ayarlıyor. “Allah’tan başka taptıklarınız sizin gibi kullardır” diyor Allah. “Eğer doğru iseniz hemen onları çağırın da size icabet etsinler. Onların yürüyecek ayakları var mı? Ya da tutacakları elleri mi var, veya görecek gözleri mi var? Yoksa işitecek kulakları mı var? De ki: “Ortak koştuklarınızı çağırın sonra bir düzen kurun da bana göz bile açtırmayın.” Yani o küresel güçleri çağırın, sonra düzen kurun, bana da göz açtırmayın. Hiçbir şey yapamazsınız diyor Cenab-ı Allah. Yani Peygamber (s.a.v.) böyle meydan okusun, diyor. Çünkü bütün güç Bende diyor Allah. Yani hiçbir insan, hiçbir put, hiçbir güç Benim gücümle kıyaslanamaz. Çünkü onların gücünü yaratan da Benim diyor Allah. Dolayısıyla onlardan hiç etkilenmeyin diyor Allah.

 


Araf Suresi, 188, 196 Ayetlerinin Tefsiri

 

(Sayın Adnan Oktar'ın 25 Nisan 2011 A9 TV ve Kahramanmaraş Aksu TV'deki Canlı Sohbetinden)

ADNAN OKTAR: Araf Suresi, 188 “Ben, iman eden bir topluluk için, bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim” diyor Cenab-ı Allah ayette. Ebcedi; 2026 tarihini veriyor. Kardeşim başka hiçbir tarihi vermiyor ki, hep ahir zaman dönemini veriyor, hep Mehdiyet, maşaAllah. Şeytandan Allah’a sığınırım. 196, “Hiç şüphesiz, benim velim kitabı indiren Allah'tır ve O salihlerin koruyuculuğunu (veliliğini) yapıyor.” ‘Samimi olanların koruyuculuğunu yapıyor’ diyor Allah. Samimi olan herkes, Allah’ın koruması altındadır, mucizedir bu ayet.

 


Araf Suresi, 188. Ayetinin Tefsiri

(Mehdiyetle ilgili)

 

(SAYIN ADNAN OKTAR'IN KAÇKAR TV'DEKİ CANLI RÖPORTAJI (17 ARALIK 2010))

ADNAN OKTAR: Araf Suresi, 188. Şeytandan Allah’a sığınırım “...Ben, iman eden bir topluluk için”, ama hangi topluluk için? “İman eden topluluk için. “bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Bakın, bu ayette; “Ben iman eden bir topluluk için bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Ebcedi; 2026 veriyor. MaşaAllah, ne zaman nerde dünya hakimiyeti ile ilgili bir ayet varsa mutlaka Mehdiyet’in tarihini, ebcedinin tarihini veriyor. Yani bu yüz ellinin üzerinde böyle, bu mucize değil mi bu? MaşaAllah.

 


Araf Suresi, 188. Ayetinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 26 Ekim 2010 tarihli röportajından Araf Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. 188’inci ayet. “De ki: “Ben, Allah'ın dilemesi dışında kendim için yarardan ve zarardan (hiçbir şeye) malik değilim.” “Ben kaderime uyuyorum” diyor Peygamber (s.a.v.). Yani “benim öyle ayrı, müstakil, ilahi bir gücüm yok” diyor. “Eğer gaybı bilebilseydim muhakkak hayırdan yaptıklarımı arttırırdım.” Yani “gelecekle ilgili ben sürekli bir bilgiye sahip olsam, hani gelecekte ne olacak hepsini bilsem, hayırdan yaptıklarımı arttırırdım. Daha fazla hayır yapardım” diyor. “Ve bana bir kötülük dokunmazdı.” “Çünkü belanın geleceğini bilirim, durdururum; bir şey olur, engellerim. Mesela, araba çarpacaksa yola çıkmam” diyor. Yani “sürekli gaybı ben bilemem” diyor.

Nasıl bilir Peygamber (s.a.v.)? Allah’ın bildirmesiyle biliyor. Allah’ın bildirdiği anda biliyor, onun dışında bilemez. Bir kısım insanlar diyor ki; “her an o geleceği bilir, sürekli bilir. Mesela, biraz sonra ne olacağını bilir.” Öyle bir şey bilmiyor Peygamber (s.a.v.). Allah bildirdiği anda gaybı biliyor. “Ben, iman eden bir topluluk için, bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Bak, “iman eden bir topluluk için” iman ediyorsa, “bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Ebcedi 2026, dünya hâkimiyeti devrini veriyor. Kardeşim bu kadar tevafuk olur mu? Yani bütün ayetler, hâkimiyet ile ilgili ayetlerinin hepsi Mehdi (a.s.) devrini veriyor ebcedleri, istisnasız.

 


Araf Suresi, 188. Ayetinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 17 Aralık 2010 tarihli röportajından Araf Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Araf Suresi, 188. Şeytandan Allah’a sığınırım “De ki: “Allah'ın dilemesi dışında kendim için yarardan ve zarardan (hiçbir şeye) malik değilim.” Demek ki, küresel bilmem ne dediğin artık elmaya armuta küresel gözle bakabilirsin, dünyadaki gelişmelere; hepsine Allah malik. İnsan dediğin Allah’ın yarattığı bir tecelli, gölge varlıktır. Onlardan oluşuyor küresel güç dediğin. “Eğer gaybı bilebilseydim muhakkak hayırdan yaptıklarımı arttırırdım.” Ama Cenab-ı Allah, zaman zaman Peygamberimiz (s.a.v.)’e gaybı bildiriyor. Gaybın tamamını anlamında. Gaybın tamamını bilmem, Allah’ın bildirmesiyle bilirim anlamındadır.

ALTUĞ BERKER: Kendi hayatı ile ilgili.

ADNAN OKTAR: Tabi, kendi hayatı ile ilgili, bütününe ait, yoksa Peygamber Efendimiz (s.a.v) ile ilgili de Cenab-ı Allah bildiriyor. Ama bölüm bölüm, kısa kısa, az yerler bildiriyor. Mesela Hz. Ali (r.a.)’ın şehit olacağını bildiriyor Peygamber (s.a.v.)’in hayatını ilgilendiren bir şeydir, ama kısa; yani bütün hayatı bildirilmiyor. “Ve bana bir kötülük de dokunmazdı.” Çünkü hepsini bilirdim diyor, hayatının bütününe ait olacağı için. “Ben, iman eden bir topluluk için”, ama hangi topluluk için? “İman eden topluluk için.” bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Bakın bu ayette; “Ben iman eden bir topluluk için bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Ebcedi; 2026 veriyor. MaşaAllah, ne zaman nerde dünya hakimiyeti ile ilgili bir ayet varsa, mutlaka Mehdiyet’in tarihini, ebcedinin tarihini veriyor. Yani bu yüz ellinin üzerinde bu yüz ellinin, bu mucize değil mi bu? MaşaAllah.

 


Araf Suresi, 188. Ayetinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 31 Ağustos 2011 tarihli röportajından Araf Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. “De ki: “Allah'ın dilemesi dışında kendim için yarardan ve zarardan (hiçbir şeye) malik değilim.” Çünkü her şeyi yaratan Allah.

 


Araf Suresi, 188, 204 Ayetlerinin Tefsirleri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 28 Kasım 2010 tarihli röportajından Araf Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah’a sığınırım. Araf Suresi, 188, “Ben, iman eden bir topluluk için, bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” Ebcedi 2026. Dünya hakimiyeti devrini veriyor, Mehdi (a.s.)’ye bakıyor. Bakın, “Ben, iman eden bir topluluk için, bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.” 2026, Mehdiyet’e bakan bir ayet, inşaAllah.

“Kuran okunduğu zaman, hemen onu dinleyin ve susun. Umulur ki esirgenmiş olursunuz.” (Araf Suresi, 204) Kuran okunurken bazı insanlar sohbete devam ediyorlar, olmaz. Meali de okunsa, Arapça da okunsa, Kuran okunduğu zaman dinlemek farz, konuşmak haram. “Allah susun” diyor. “Umulur ki esirgenmiş olursunuz.”

 


Araf Suresi, 188, 196, 204 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 2 Nisan 2013 tarihli sohbetinden Araf Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Ya Allah bismillah. Şeytandan Allah’a sığınırım Araf Suresi, 204; “Kuran okunduğu zaman, hemen onu dinleyin” diyor Cenab-ı Allah “ve susun.” Camiiler de insanlar konuşuyor, mesela Kuran okunuyor yüksek sesle, Allah ne diyor bakın; “hemen onu dinleyin.” Dinlemiyor adam, “ve susun” diyor, halen konuşuyorlar. Haramdır, Kuran okunurken konuşulmaz, dinlenir. “Umulur ki, esirgenmiş olursunuz” diyor Cenab-ı Allah.

Şeytandan Allah’a sığınırım, “Ben (gerçekten) iman eden bir topluluk için, bir uyarıcı ve müjde vericiden başkası değilim.” Ebcedi; 2026’yı veriyor. Bakın “ben iman eden bir topluluk için bir uyarıcı” uyarıyor, “ve müjde verici” kim ile Hz. Mehdi (a.s) ile Hz. İsa Mesih (a.s) ile cennetle “müjde vericiden başkası değilim” Hz. Mehdi (a.s) ‘a bakan bir ayet aynı zamanda, tabii Peygamberimiz (s.a.v)’e doğrudan bakıyor, işari anlam Hz. Mehdi (a.s)’a bakıyor. 2026 tarihini veriyor.

“Hiç şüphesiz benim velim Kitabı indiren Allah’tır ve O, salihlerin” samimi olanların “koruyuculuğunu (veliliğini) yapıyor.” Hz. Mehdi (a.s)’a hiçbir şey yapılamamasının sırrı bu ayettir işte, Hz. İsa Mesih (a.s)’a hiçbir şey yapılamamasının sırrı bu ayettir, Hz. Hızır (a.s)’a hiçbir şey yapılamamasının sırrı, bu ayettir. Ayrı, uğraşan olur tuzak kuran olur. Bakın “Hiç şüphesiz benim velim Kitabı indiren Allah’tır” koruyucu “O, salihlerin samimi olanların koruyuculuğunu (veliliğini) yapıyor.” Allah’ın dilediğinin dışında hiçbir şey yapamaz.