Enfal Suresi, 46, 48-51, 53 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 10 Şubat 2010 tarihli röportajından Enfal Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Şeytandan Allah'a sığınırım, Enfal Suresini açmışsın, 53. ayet. Cenab-ı Allah diyor ki bakın, nedeni şu. Bir kavim, bir toplum, bir devlet, bir millet, “kendinde olanı değiştirinceye kadar”, yani ahlakını, kişiliğini, tavrını değiştirinceye kadar, “Allah ona nimet olarak bağışladığını”, mal, mülk, zenginlik, güç, iktidar, “değiştirici değildir”, diyor Allah. Elhamdülillah. İnşaAllah. Bak benim kanunum diyor bu. Bu mucizedir bu. Yapmam diyor Allah. Bana şükredin, güzel ahlaklı olun. Nimetimi daha da artıracağım. Şükrettikçe artıracağım diyor bak. Şükredin, nimetimi artırayım. Ama aksini yaparsanız alırım diyor Allah. “Allah şüphesiz işitendir, bilendir”. Benim anlattığım işte bu. Yani bu duruma gelmesin millet.

Bir kavim kendinde olanları değiştirmeyecek. Birbirimizi seveceğiz, koruyup kollayacağız. Çünkü Allah diyor kardeşlerinizin arasını bulun. Kavga ederlerse diyor, mücadele ederse. Bozuşurlarsa, küserlerse, darılırlarsa aralarını bulun diyor. Farzdır bu. Allah'ın emrini yerine getiriyoruz. MaşaAllah. Mutlaka aralarını bulmamız lazım. Her hafta yemekli toplantı. Onlar yapmasa biz yapalım. İnşaAllah. Ama yaparlar tabii. Ben onun lafın gelişini söylüyorum. Yaparlar da devam etmesi lazım. İnşaAllah. Muntazam olan güzeldir. Mesela namazlar muntazam devam edecek. İltifat muntazamsa güzeldir. Sevgi muntazam devam eder. Yani sevgi bir gün coşmuş, öbürüsü gün yok olmuş. Böyle sevgi olmaz. Ölünceye kadardır. Ölürken de sevgiyle bakacaksın. Gözlerinde sevgi kalacak son anda. İnşaAllah.

“Refike ala” edeceksin. Yüce dostlar. Resulullah öyle vefat etti biliyorsun değil mi? Ya o benim güzeller güzeli. O benim yiğidim değil mi? MaşaAllah. MaşaAllah. O da imtihan oldu biliyorsunuz. Vefat ederken. Ağır hastalandı Resulullah (sav). Sürekli terlerini sürüyorlardı vefat etmeden önce. Son olarak bir göğe gözünü dikti. “Refika ala” dedi. Yüce dost dedi. Ondan sonra gözünü kapattı. MaşaAllah. Cennetin çiçeği. İnşaAllah. Canımız ciğerimiz. İnşaAllah. Bizleri bekliyor inşaAllah. Allah'ın izniyle.

Bakın diyor ki Cenab-ı Allah 46. Ayette. “Allah'a ve Resul'e itaat edin”. Allah'a ve elçiye. İmama, Mehdiye. “İtaat edin. Çekişip birbirinize düşmeyin”. Allah haram etmiş. Müslüman Müslümanla uğraşmayacak. Çekişip birbirinize düşmeyin. Muhkem ayet. Açık. Namaz gibi, oruç gibi. Allah'ın açık, salih emri. “Eğer yaparsanız”, diyor, bak ne olur diyor biliyor musunuz? “Çözülüp, yılgınlaşırsınız”, çözülürsünüz diyor. Yani askeri, siyasi, sosyal gücünüz gider diyor. İnşaAllah. Bedenen. Bak çözülüp, yılgınlaşırsınız. Bilmediğiniz bir yılgınlık gelir üstünüze. Gücünüz gider diyor Allah. Maddi manevi gücünüz gider. “Sabredin”. Olabilir kavga gelirim varsa sabredeceğiz.

“Şüphesiz Allah şükredenlerle beraberdir”, diyor. Şükredeceğiz ya Rabbi. Sana hamdolsun diyoruz elhamdülillah. İnşaAllah. “O zaman şeytan onlara amellerini çekici göstermiş”. Yaptıkları eylemleri çekici göstermiş. “Ve onlara bugün sizi insanlardan bozguna uğratacak kimse yoktur”. Yani o kadar güçlüsünüz ki kimse sizi bozguna uğratamaz diyor. “Ve ben de sizin yardımcınızım demişti”, diyor şeytan. İnşaAllah. “Ne zamanki iki topluluk birbirini görür oldu”. Mücadele başladı. “O iki topuğun üstüne geri döndü”. Aniden. “Ve şüphesiz ben sizden uzağım”. Şeytan çok kahpedir. Yani klasik manyaktır. Görüyor musunuz? Üsluba bak şimdi. “Şüphesiz ben sizden uzağım”. Ulan daha demin oradaydın işte. “Şüphesiz ben size uzağım”, diyor. Görüyor musunuz? Üslubu.

“Çünkü ben sizin görmediğinizi görüyorum”. Bakın çok acayip, harika. “Ben Allah'tan da korkuyorum”, diyor şeytan. Bak milleti dinsiz imansız yapıyor. Allahsız kitapsız yapıyor. Haşa. Arkasında diyor ki o dinsiz ateistlere, “ben sizin görmenizi görüyorum”, diyor. “Ben iman ediyorum”, diyor. “Ben Allah'tan da korkuyorum. Sizin gibi değilim ben”, diyor. Adamları şeytan ama cehenneme sürüklemiş adamları. “Allah cezayla sonuçlandırması pek şiddetli olandır. Münafıklar ve kalplerinde hastalık olanlar şöyle diyorlardı: “Bunları Müslümanlar dinleri aldattı”. Mehdi'ye ne diyecekler Münafıklar? Bunları bu kişi aldattı. Değil mi? Yalan söylüyor diyecekler. Oyun oynuyor. Sizin istikbalinizi mahvetti. Sizi kötü yola sürüklüyor diyecekler. Mehdi'ye. Bak, “bunları Müslüman dinleri aldattı”. Hepiniz mahvoldunuz diyecekler. Mehdi cemaatine.

“Oysa kim Allah'a tevekkül ederse”, tam kendini Allah'a bırakırsa, “şüphesiz Allah üstün ve güçlü olandır. Hüküm ve hikmet sahibidir”. Güç sahibi sadece benim diyor Allah. İnşaAllah. Allah şimdi diyor ki onu yapanlara yani Müslümanlara böyle davrananlara, Müslümanlara eleştirenlere, “melekleri onların yüzlerine, suratlarına yumruk vuruyorlar. Ve arkalarına vurarak, sırtlarına vurarak”, yani feci şekilde döverek, “yakıcı azabın tadın diye inkar edenlerin canlarını alırken görmelisin”. Yani feci şekilde döverek canlarını alacak. Elhamdülillah. İnşaAllah. Ve diyor peygamberimiz, “bir dikenli çalının ciğerlerinden iç organından çıkması gibi”, diyor sökülerek ruhları çıkacak diyor. İnşaAllah. Ve “feci şekilde döverek canları alınacak”, diyor.

Müminler de Cebrail selam veriyor. “Esselamu Aleyküm”, diyor. İsmiyle. İnşaAllah. Yanında heyete hazırım. Sevdiklerinle beraber. “Cenab-ı Allah'ın izniyle canını almaya geldik”, diyorlar. İnşaAllah. “Hazır mısın?”, diyor. “Hazırım ya mübarek”, diyor. “Buyurun Bismillahirrahmanirrahim hep beraber gidelim”, diyorlar. İnşaAllah. “Bu ellerinizin önceden takdim ettiği işler yüzündendir. Yoksa şüphesiz Allah kullara zulmedici değildir”. Bu ahlaksızlığı yaptınız, zulmü yaptınız. O yüzden diyor Allah bu belayı veriyorum ben size diyor. Ellerinizden yaptınız siz bunu diyor. Yoksa diyor Allah kullara zulmedici ben diyor zulüm peşinde değilim diyor Cenab-ı Allah. Zulmetmiyorum ben diyor. Siz belanızı arıyorsunuz ben de belanızı veriyorum diyor. Adam belaya yalvarıyor. Allah da belasını veriyor.

 


Enfal Suresi, 46, 49-51 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 1 Aralık 2010 tarihli röportajından Enfal Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: “Allah’a ve Resulü’ne itaat edin”, yani Kuran’a uyun, Resul (s.a.v.)’ün sünnetine uyun. “Çekişip birbirinize düşmeyin”, ayrı ayrı memleketler, ayrı ayrı gruplar oluşturup, meshepler oluşturup birbirinize düşmeyin. “Pırasa gibi doğrayacak” diyor ya Cübbeli, bunu yapmayın diyor Allah. “Çözülüp yılgınlaşırsınız”, çözülme ne demek? Gücünüz kırılır, mücadele azminiz kırılır böyle hımbıllaşır, bunak ruhu oluşur diyor Cenab-ı Allah. “Çözülüp yılgınlaşırsınız.” Yani olur mu, nasıl olsun, imkanı var mı? İttihad-ı İslam da olmaz haşa, Türk-İslam Birliği’de olmaz, ölmüşüz, bitmişiz bunu dersiniz diyor Allah. Ama birbirinizle çekişirseniz, cemaatlere ayrılırsanız, gruplara ayrılırsanız, bölünürseniz, şahs-ı manevidir diye Mehdiliği ortalıktan kaldırmaya kalkıp, Müslümanlar’ı ayrı ayrı küçük küçük gruplara bölüp, onları da kendileri içerisinde mücade ettiren bir modelin içerisine girmeyin diyor Cenab-ı Allah. Bak “gücünüz gider”, bak “gücünüz gider” diyor. Gücü kalmıyor adamın, takaati kalmıyor. “Sabredin şüphesiz Allah sabredenlerle beraberdir”. Demek ki, vakit alacak inşaAllah.

“Münafıklar ve kalplerinde hastalık olanlar şöyle diyorlardı: “Bunları (Müslümanları) dinleri aldattı.” Yani İttihad-ı İslam, Türk-İslam Birliği bunlar yok, Mehdiyet yok, Hz. İsa’nın inişi yok diyor haşa. Oysa kim Allah'a tevekkül ederse, şüphesiz Allah, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir .” Allah’a bırakın, Allah’a güvenin, gayret edin, “Allah üstündür ve güçlü olandır”. O zaman Müslümanlar üstün ve güçlü olan oluyor. Çünkü Allah taraftarı oldukları için “hüküm ve hikmet sahibidir”, hüküm Allah’ın dır, Allah’ın olacaktır; Mehdi (a.s.)’nin çıkışı ile, “ve hikmet sahibidir”, Allah Mehdiyet’e hikmet verecek, inşaAllah.

“Melekleri, onların yüzlerine ve arkalarına vurarak: “Yakıcı azabı tadın” diye o inkar edenlerin canlarını alırken görmelisin.” Yani İslam’ı, İttihad-ı İslam’ı engelleyenleri, zulmü alkışlayanları, Allah’ın Melekler’i canları alınırken yanlarında olacak diyor. “Yüzlerine ve arkalarına vurarak” yani çok şiddetli onları, feci şekilde döverek canlarını alırken. “Yakıcı azabı tadın diye o inkar edenlerin canları alınırken görmelisin” diyor. Yani bunlarla hitap edecekler onlara, burları söylecekler ve feci şekilde de dövecekler diyor Melekler canları alınırken. “Bu, ellerinizin önceden takdim ettiği işler yüzündendir. Yoksa şüphesiz Allah kullara zulmedici değildir” diyor Allah. Ben şahs-ı manevi konusunda neden diyorum? Ağabeyleri çağırmıştık bize, daha önce de söylemiştim yani ileri gelenler. “Biz tabii ki Mehdi (a.s.)’nin şahıs olarak geleceği çok açık, alenen biliyoruz” dediler.

“Ama şu nedenden, bu nedenden bunu söylemek istemiyoruz, o yüzden şahsı manevi diyoruz” dediler. Yani kimi de hakikaten kargaşadan çekiniyor, kimi tedirgin oluyor, kimi başka bir şey olur diye çekiniyor. Aslında hiçbir mahsuru yok Mehdi (a.s.) ile müjdelenilir. Ama o iştahaten kendince hatalı bir iştahatla öyle düşünüyor olabilir. Çünkü Peygamberimiz (s.a.v.) dediyse güveneceksin sen “Mehdi (a.s.) ile müjdelenin” diyor, müjdelen. Yani riskli bir şey olsa, anormal bir şey olsa, Peygamber (s.a.v.) der mi “müjdelenin” diye? Bediüzzaman müjdelenmemiz için Risale-i Nur’da uzun uzun Mehdi (a.s.)’yi alenen ve açıkca anlatır mı? Bediüzzaman müjdeliyor, Peygamberimiz (s.a.v.) müjdeliyor. Peygamberin (s.a.v.) müjdelemesi ne demektir? Allah’ın müjdelemesi demektir. Allah’ın müjdelemesine güveneceğiz inşaAllah.

 


Enfal Suresi, 49. Ayetinin Tefsiri

(Müslüman Allah'a tevekkül ettiğinde üstün ve güçlü olur, Mehdiyet'e hikmet verecek olan Allah'tır)

 

(Sayın Adnan Oktar'ın Kaçkar TV'deki canlı röportajı (1 Aralık 2010))

ADNAN OKTAR: “Münafıklar ve kalplerinde hastalık olanlar şöyle diyorlardı: “Bunları (Müslümanları) dinleri aldattı.” (Enfal Suresi, 49) Yani İttihad-ı İslam, Türk-İslam Birliği bunlar yok, Mehdiyet yok, Hz. İsa (as)’ın inişi yok diyor haşa. “Oysa kim Allah'a tevekkül ederse, şüphesiz Allah, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.” Allah’a bırakın, Allah’a güvenin, gayret edin, “Allah üstündür ve güçlü olandır”. O zaman Müslümanlar üstün ve güçlü olan oluyor. Çünkü Allah taraftarı oldukları için “hüküm ve hikmet sahibidir”, hüküm Allah’ındır, Allah’ın olacaktır; Mehdi (a.s.)’ın çıkışı ile, “ve hikmet sahibidir”, Allah Mehdiyet’e hikmet verecek, inşaAllah.

 


Enfal Suresi, 49. Ayetinin Tefsiri

(Münafıklar çok ukala ve ahlaksız oldukları için Müslümanları beğenmezler)

 

Sayın Adnan Oktar'ın 19 Şubat 2016 tarihli röportajından Enfal Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Çok ukala ve pislik ahlaksız oldukları için kendilerini çok zeki ve doğru yolda görürler. Müslümanları ya aldatılmış görürler ya saf görürler. Bak dikkat et, münafıklarla konuşanlar olmuştur. Bütün Müslümanları beğenmezler. Bir tek kendini beğenir. Müslümanların hep kafasının çalışmadığı iddiasındadır. Ama kendisinin mükemmel olduğuna inanır.

Enfal Suresi, 49'da. “Hani münafıklar ve kalplerinde hastalık olanlar; “Bunları”, yani Müslümanları, “Dinleri aldatmış”, diyorlardı”. Yani diniyle hata etmiş İslam'ı anlamamış, anlayamamış veyahut İslam'ın bütünü zaten bozuk diyor. Ve din de bunları aldatmış diyor. Münafıkların iddiaları hep budur.