Tevbe Suresi, 100-103, 111 Ayetlerinin Tefsiri

 

Sayın Adnan Oktar'ın 13 Mayıs 2012 tarihli röportajından Tevbe Suresi ile ilgili açıklamalar.

 

ADNAN OKTAR: Tevbe Suresi 111. ayet. Şeytandan Allah’a sığınırım: “Hiç şüphesiz Allah, mü'minlerden -karşılığında onlara mutlaka cenneti vermek üzere- canlarını ve mallarını satın almıştır.” Canını Allah’a teslim ediyor mümin, malının da tamamını Allah’a teslim ediyor. Allah satın aldım diyor ama cennet karşılığında diyor. Allah’ın rızası ve cennet. “Onlar Allah yolunda savaşırlar,” mücadele ederler, cehd ederler, “öldürürler ve öldürülürler.” Bizim askerlerimize, Mehmetçiklerimize bakan bir ayet aynı zamanda, “(bu,) Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da O'nun üzerine gerçek olan bir vaaddir.” Demek ki, İncil’de bu hüküm var, Tevrat’ta da var. Diyor ki adam “Tevrat geçersiz” diyor. Tevrat’ın muharref kısmı geçersizdir. Kuran’da belirtilen bu kısımlar geçersiz değil, geçerlidir. Kuran’a uygun olan bölümlerin hepsi geçerlidir. “Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterecek olan kimdir? Şu halde yaptığınız bu alışverişten dolayı sevinip-müjdeleşiniz” diyor Allah. Ya Rabbi ben canımı, malımı sana sattım, sana ait diyor. Allah buna sevinin diyor. “İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur” diyor.

Tevbe Suresi 100. ayet- “Öne geçen Muhacirler” hicret etmişler muhacir, Müslümanların yanına hicret ediyorlar, “ve Ensar” onları barındıranlar, “ile onlara güzellikle uyanlar.” Yani oradaki muhacire ensara uyanlar. Muhacir, ensar ve onlara uyan Müslümanlar, “Allah onlardan hoşnut olmuştur” diyor Cenab-ı Allah, “onlar da O'ndan hoşnut olmuşlardır,” komple, “ve (Allah) onlara, içinde ebedi kalacakları, altından ırmaklar akan cennetler hazırlamıştır. İşte büyük 'kurtuluş ve mutluluk' budur.” Bakın, muhacir ve ensar ve onlara uyanlar Kuran’da müjdelenmiş, maşaAllah. Diyorlar ya hani sahabe nereden anlıyoruz? Bakın Kuran’da ayet var işte.

Tevbe Suresi 101- “Çevrenizdeki bedevilerden münafık olanlar vardır ve Medine halkından da nifakı alışkanlığa çevirmiş olanlar vardır.” Münafıklığa alışmış, devamlı münafıklık yapıyor, “Sen onları bilmezsin, biz onları biliriz.” Bak Hz. Peygamber (s.a.v.) olduğu halde Cenab-ı Allah peygambere, sen bilmezsin diyor. Münafık o kadar gizlidir anlaşılmıyor. Yani Müslüman’a çok benzer. “Biz onları iki kere azablandıracağız,” Müslüman olup da hata yaparsa bir kere, kafir de olsa bir kere azap. Ama münafığa iki kere azap yapılıyor. “Sonra onlar büyük bir azaba döndürülecekler.” Onu da bırakmayacağım diyor Allah, daha büyük bir azapla azaplandıracağım diyor.

102- “Diğerleri günahlarını itiraf ettiler, onlar salih bir ameli bir başka kötüyle karıştırmışlardır. Umulur ki Allah tevbelerini kabul eder.” Bunlar tövbe etmişler, günahlarını itiraf etmişler. “Onlar salih bir ameli bir başka kötüyle karıştırmışlardır.” Samimiyetsizlikle karıştırmışlar. “Umulur ki Allah tevbelerini kabul eder. Hiç şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.”

103- “Onların mallarından sadaka al, bununla onları temizlemiş, arındırmış olursun.” Adam Allah yolunda sadaka vermiyor, zengin olacağım diyor. Hastane parası yapıyor, hastalığına para yapıyor. Faydasını görmüyor. Bakın, “bununla onları temizlemiş arındırmış olursun.” Adam parayı vermiyor. Allah içine sıkıntı veriyor, acayip bunalıyor, mutlu olamıyor. Parasıyla mesela farz edelim fasıl getirtiyor, çalıyor mutlu olmuyor. Yemek getiriyor yiyor mutlu olmuyor. Bahçesi oluyor, mutlu olmuyor. Ne yaparsa yapsın mutlu olmuyor.

 


Tevbe Suresi, 111. Ayetinin Tefsiri

(Mehmetçiklerimize işaret eden bir ayet)

 

SAYIN ADNAN OKTAR’IN A9 TV’DEKİ CANLI SOHBETİ (13 MAYIS 2012; 23:00)

ADNAN OKTAR: Tevbe Suresi 111. ayet. Şeytandan Allah’a sığınırım: “Hiç şüphesiz Allah, mü'minlerden -karşılığında onlara mutlaka cenneti vermek üzere- canlarını ve mallarını satın almıştır.” Canını Allah’a teslim ediyor mümin, malının da tamamını Allah’a teslim ediyor. Allah satın aldım diyor, ama cennet karşılığında diyor. Allah’ın rızası ve cennet. “Onlar Allah yolunda savaşırlar,” mücadele ederler, cehd ederler, “öldürürler ve öldürülürler.” Bizim askerlerimize, Mehmetçiklerimize bakan bir ayet aynı zamanda, “(bu,) Tevrat'ta, İncil'de ve Kur'an'da O'nun üzerine gerçek olan bir vaaddir.” Demek ki, İncil’de bu hüküm var, Tevrat’ta da var. Diyor ki adam “Tevrat geçersiz” diyor. Tevrat’ın muharref kısmı geçersizdir. Kuran’da belirtilen bu kısımlar geçersiz değil, geçerlidir. Kuran’a uygun olan bölümlerin hepsi geçerlidir. “Allah'tan daha çok ahdine vefa gösterecek olan kimdir? Şu halde yaptığınız bu alışverişten dolayı sevinip-müjdeleşiniz” diyor Allah. Ya Rabbi, ben canımı, malımı Sana sattım, sana ait diyor. Allah, buna sevinin diyor. “İşte 'büyük kurtuluş ve mutluluk' budur” diyor.